Page 46 - Akademi Dergisi Temmuz
P. 46
AKADEMİ TEMMUZ 2024 İlim ve Araştırma Dergisi
İSTANBUL İSLAMİ İLİMLER
AKADEMİSİ
Bu makalemizde, mezheplerin ortaya çıkı serencamını ve hak 2- Hadis-i eri erin Peygamber’imize nisbet edilmesi hususun-
mezheplere i iba etmenin erkek ve kadın bütün mü’minler da ortaya çıkan görü ayrılıkları:
üzerinde ta ıdı ı hayatî de eri anlatmaya çalı aca ız. Yukarıda zikredilen husus, aynı lafızla ifade edilen hadislerde de
söz konusudur. Bu durum hadis içinde geçen bir kelimenin iki
1.1 Mezhep Kavramının Lügat ve Istılah Manaları farklı ekilde yorumlanmasına racîdir. Bazen de birbirine zıt olan
Mezhep kelimesi, malum oldu u üzere (zehebe) ilinden iki hüküm, farklı hadislerde zikredilmi tir. Esbâb-ı vürûdi’l hadis
türeyen Arapça bir kelimedir. Ço ulu “mezâhib”tir. Sözlükteki ilmi ve te’vili muhteleful hadis gibi disiplinlerin ı ı ında tenakuz
anlamı gidilen veya tutulan yol demektir. Terim olarak ise “dinin gibi görünen hadislerin tahlili yapılarak karma ıklıklar giderilm-
aslî veya fer‘î hükümlerinin dayandı ı delilleri bulmakta ve bunlardan i tir.
hüküm çıkarıp yorumlamakta otorite sayılan âlimlerin ortaya koydu u
görü lerin tamamı veya belirledikleri sistem” eklinde ifade edilir. 3- Müslümanlarla farklı dinlerin müntesipleri arasında ya anan
Yaygın olarak kullanılan bir di er biçimi, “bir müçtehidin çıkardı ı münazaralarda benimsenen kelamî metod farklılıkları:
ahkâmın hepsi” eklindedir. Müslüman co rafyasının geni lemesi, farklı din mensuplarının
Mezheplerin ortaya çıkı sürecinde bir de bu mezheplerin kendi ili kilerinin kuvvetlenmesine sebebiyet vermi tir. Zamanla geli en
bünyelerinde çe itli ubelere ayrıldı ını belirtmek için kullanılan sosyal ve idari ili kiler yanında ilmî olarak da birbirlerinden
fırka kavramı ne et etmi tir. Fırka kelimesinin sözlük anlamı, etkilenen halklar, kendi aralarında kir teâtisinde bulunmaya
“ayırmak, bölmek, açıklayıp hükme ba lamak” eklindedir. Terim ba lamı tır. Tercüme faaliyetlerinin hız kazanmasıyla, slamiyet
anlamı olarak, “ slâm kir (tefekkür) tarihinde kendilerine has siyasî hakkında menfî ifadeler kullanan kimselere cevap verme zorunlu-
dü ünce veya itikadî telakkilere sahip bulunan gruplar için” anlamın- lu u do mu tur. Bu konuda yetkinli e sahip olan ulemanın
da kullanılmı tır. birbirinden farklı metotlar benimsemesi, mezheplerin ortaya
çıkı ında rol oynamı tır.
Mezhepler, itikâdî ve fıkhî olmak üzere ikiye ayrılır. tikâdî mezhe-
pler, dinin inanca yönelik esaslarıyla ilgili farklı görü ler ortaya koyan halledilmesi tara arı olmu ken kimileri ise vefat haberinin verdi i
gruplardır. Fıkhî mezhepler ise, “dinî hayata ve hukukî ili kilere dair halet-i ruhiyye ile yapılan ve söylenenleri bir saygısızlık olarak Daha önce de bahse i imiz gibi Asr-ı Saadet Dönemi’nde toplum
olan meselelere yönelik olarak” ortaya çıkan mezheplerdir. addetmi tir. Bu tür siyasi konularda takınılan farklı tavırlar da süreç içinde ortaya çıkan meseleler, ari-i Mübîn olan Allahü Teala’dan
1.2 Mezheplerin Ortaya Çıkmasına Sebep içinde farklı mezhep ve fırkaların ortaya çıkmasına sebebiyet aldı ı ilham ve yetki ile Peygamber Efendimiz tarafından çözüme
vermi tir.
kavu turuluyordu. Ancak vefatı akabinde birtakım grupla malar
Olan Etkenler ba göstermi tir. Hazret-i Ali ve Hazret-i Muaviye (radiyallahü
slam tefekkür tarihi bünyesinde adı geçen hiçbir grup veya 1.3 tikâdî ve Fıkhî Gayelerle Ortaya Çıkmı anhüma) Efendilerimiz arasında ya anan Sı n Sava ı’ndan sonra,
doktrin, amaçsız ve sebepsiz bir ekilde ortaya çıkmamı tır. Her Mezheplerin Ayrımı ve Özellikleri halife seçimi için hakem tayin etme kararına kar ı çıkan bir grubun
birinin ortaya çıkmasını sa layan dinî, içtimâi ve siyasi sebepler Öncelikle mezhepler konusunda yapılmı tasni nakledelim: Hazret-i Ali’den ayrılmasıyla “Haricîler” adı ile isimlendirilen
bulunur. Bu çalı mamıza konu olan fıkhî ve itikâdî mezheplerin de güruh olu mu tur. Amelin imandan bir parça oldu unu savunan
hiç üphesiz ortaya çıkıp ne vünema bulmasında birtakım etkenler Makalemizin ba ında da belir i imiz üzere mezhepler; itikâdî ve bu insanlar, günah i leyip dinden çıkan bir devlet ba kanına itaat
rol oynamaktadır. Amacımız, bu etkenleri tarihî gerçekliklere amelî (fıkhî) olarak ikiye ayrılır. tikâdî sebeplerle ortaya çıkmı edilmeyece ini ileri sürdüler. Böylelikle slam dü ünce tarihinde
uygun olarak nakletmek ve mezhepler arasındaki farklılıkların olan mezhepler kendi arasında ehl-i sünnet olan ve olmayan birçok alt dallara ayrılmanın yolu açılmı oldu. Sürecin devamında;
kayna ına ula maktır. mezhepler olarak ikiye ayrılır. Ehl-i Sünnet bünyesinde kurulan kaza ve kader, Kur’ân’ın mahluk olup olmayı ı, büyük günah
itikâdî mezhepler de “Mâturidî” ve “E ’arî” olmak üzere ikiye
Toplum içinde üyû bulan her krin toplum tabanında yer ayrılır. Bunun yanında amelî mezhepler, günümüze ula an ve i leyenin durumu vb. gibi müstakil konular altında tartı malar
almasının ba lıca sebebi, insanların belli konulara olan bakı ula amayan mezhepler olarak tasnif edilebilir. Günümüze ba lamı , slam toplumu içinde çe itli itikâdî fırkalar do mu tur.
açılarıdır. Bunun yanında mezheplerin te ekkülü, zuhur e ikleri ula amayandan maksat Peygamber’imizin vefatı akabinde ortaya Bu fırkalar, örneklerini verdi imiz itikâdî meseleler ı ı ında ortaya
co rafyanın barındırdı ı sosyal artlar, siyasi sürtü meler, eski din çıktı ı bilinen fakat içtihatlarının ve kâidelerinin tedvin edileme- çıkmı tır. Hazret-i Ali Efendimiz’in halife olarak seçilmesinden
ve medeniyetlerden kalan unsurlar, gelenek ve ör erin tesirleri ile 4- Yeni olaylar, yeni meseleler kar ısında slam âlimlerinin mesi, tedvin edilmeye ba lamı olsa dahi sorumlu talebelerin itibaren ortaya çıkan (656) bu mezhepler, yalnızca krî hareketle-
ili kilidir . farklı içtihatları: vefatıyla bu faaliyetlerin bir sonraki nesle aktarılamaması, mezhep rden ibaret olmayıp aynı zamanda ortaya çıktı ı toplumun
özelliklerini de barındırmaktadır.
Hazret-i Ali Efendimiz’in (radiyallahü anh), “ lim bir noktaydı, bünyesindeki görü lerin di er mezheplerdeki görü lerin ço un-
Dolayısıyla kir hareketleri, toplum hayatından ve sosyal olaylar- lu u ile aynı olması vb. sebepler nedeniyle günümüze ula amayan
dan tecrîd edilemez, giri hâldedir. Mezhepler, bir dine ba lı olan cahiller onu ço al ı.” eklindeki buyru unu bu konuda referans mezheplerdir . Fıkhî mezheplere gelince amelî mezhepler adıyla da anılan bu grup,
toplumun manevi yapısıdır. slam mezheplerinin ortaya çıkmasın- olarak verebiliriz. Hayat artlarının de i mesi, di er din mensu- Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) ve sahabe-i
da rol oynayan etkenleri birkaç madde hâlinde özetleyelim: pları ile olan muhataplı ın günden güne güçlenmesi yeni soruları Bu mezheplere misal olarak Hazret-i Âi e, Abdullah bn Mes‘ud, kirâm hazerâtından gelen din anlayı ının hayata entegre edilmesi
akıllara getirmi tir. Bu soruların yöneltildi i âlimler; soruları, Atâ b. Ebî Rebâh, Ebû’l-Leys es-Semerkandî, Süfyân es-Sevrî, konusunda do an farklılıklardan ne et etmi tir. Bu farklılıklar ilk
1- Vehle-i ûlâ olarak Kur’ân-ı Kerim’in bazı ayetleri ile Peygam- mütevazi bir ekilde, kendilerine kadar gelen ilmî gelene e göre Süfyân b. ‘Uyeyne, Hasan-ı Basrî gibi sahabeden, tabiînden ve duyuldu unda menfî bir nüansmı gibi görünse de âlimlerimiz
ber Efendimiz’e (sallallahü aleyhi ve sellem) ait olan hadislerin cevaplamaya çalı mı lardır. Sonuç olarak birden fazla içtihadın sonraki nesilden de mezhepleri olan ki ileri verebiliriz . Konuyla tarafından (Ümmetimin ihtilafı rahme ir.) hadis-i
bazılarına yönelik olan yorum farklılıkları: ortaya çıkması, zamanla insanların kendilerine yakın hisse ikleri ilgili olarak son dönem slam hukukçularından olan Muhammed eri nde geçen bir zenginlik olarak addedilmi tir.
Peygamber’imiz berhayat iken insanların din ile ilgili sorularına ki ilerin fetvalarına uyma e ilimini do urmu tur. Bu e ilim de b. Hasan el-Hacvî’nin “el-Fikru’s-Sâmî fî Târîhi Fıkhi’l- slâmî” Bu iki grup arasındaki en büyük fark, yazılanlardan da anla ılaca ı
direkt olarak muhatap olmu , meselenin ana kaynaktan hâlline mezheplerin ortaya çıkmasında rol oynamı tır. isimli eserine bakılabilir. El-Hacvî, günümüze ula amayan üzere ortaya çıkmalarına neden olan temel âmillerdir. tikadi
imkân tanımı tır. Vefatı akabinde ortaya çıkan anla mazlıklar, 5- mamet-hilafet (devlet ba kanı) meselesi de dâhil olmak mezhepleri “tedvîn edilmi mezhepler” olarak zikrederek on üç mezhepler, sosyal meselelerin etkisiyle ortaya çıkan anlayı
sahabe-i kiram efendilerimizin içtihatları ile çözümlenmi tir. üzere siyasi olarak adlandırılabilecek konular hakkındaki idarî tanesini belirtmi ve ilk sırayı da Hasan-i Basrî Hazretleri’ne farklılıklarıyken, amelî mezhepler ise dinin uygulanması hususun-
Fakat bazen insanların aynı soruyu birden fazla sahabeye sorup görü farklılıkları: (radiyallahü anh) vermi tir. da önem arz eden hükümlerin farklı algılanı biçimleridir.
birbirinden farklı cevaplar almaları ayet-i kerimelerde bulunan Peygamber’imizin vefatından hemen sonra ortaya çıkan devlet Günümüze ula an ve varlı ını devam e iren amelî mezhepler de
bazı kelimelerin mu lak oldu u kanaatini ortaya çıkarmı tır reisi çeki melerinde kimi sahabîler meselenin acil olarak kendi içinde; Hane , a i, Maliki ve Hanbelî olarak ayrılmaktadır.
(Bakara Suresi 228. ayet). OKUR, H. (2019). slâm Hukuk Tarihinde Ya amayan Sünnî Mezhepler ve Fuat Sezgin’in Tasni . FSM
Bu mezhepler, slam’ın yaydı ı halenin en güçlü halkası olan Ehl-i lmi Ara tırmalar nsan ve Toplum Bilimleri Dergisi (14), 399-434. h ps://doi.org/10.16947/fsmia.667360
Sünnet ve’l-Cemaat yolunun müntesipleridir. Ehl-i Sünnet genel arânî, Abdülvehhab b. Ahmed, el-Mîzânü’l-Kübra, Beyrut, Dâru’l-Kütübi’l- lmiyye, 2018, s. 61
çerçevedir ve bu mezheplerin dayandı ı çizgidir. Kurt, Hasan. “ tikâdî Mezheplerin Olu um Serüveni”. Gümü hane Üniversitesi lahiyat Fakültesi
Dergisi 2/3 (Haziran 2013): 23-35.
AKADEMİ I 44